Filiz Kalkışım Çolak
*
geceler safran safran kusuyor
karanlığın yankılanan çığlıklarına bir ses karışıyor
sanki göğün sinelerinden sökülmüş
bir çocuk ağlıyor
ayın mağrur çehresinden damlıyor
kaldırımlara tenhalık
avaz avaz Sevda geliyor
yakamozlu Sevda
tam ortasından bölünüyor karanlık
tak tak topuk sesleri
inadına vaktin melez uslarına basıyor
dilinde yarım yamalak bir türkü
ruju silik peruğu yamuk felekten sarhoş
kim bilir kaçıncı savruluşuydu
(hoş) o da bilinmez ya
kapılar kapanıyor ışıklar bir bir sönüyor
gecenin rengi daha da içinden çıkılmaz bir hal alıyor
yalnızlığın salyaları Arnavut kaldırımlarında escort istanbul bileniyor
yüreğimi tırmalayan o ses yine hortluyor
beni destursuz kuytulara sürüklüyor
arkama bakmadan çekip gitmek istiyorum
Sevda gibi ne için sarhoş olduğumu hepten unutmak
lakin bu ses bu tenhalık bu çocuk ağlaması
tenim sıyrılıyor
kahroluyorum
içimdeki bu çocuk hiç susmuyor
için için üzerime hıçkırık kusuyor…