*SADIK ARSLAN
*
Bir adam vapura binerken suya düştü, düşerken Mersin escort şiirini düşürdü, kimse atlamadı Gaziantep escort suya kurtarmak için adamı. Adam oldukça yaşlıydı. Herkesin gözü adamdan ziyade sudaki şiirdeydi. Şiir, suyun üstünde yüzerken adam çoktan ölmüş olmalıydı. Neden dakikalar sonra atladığımı bilmeden dalmıştım suya. Çıkarırken suyun yüzeyine adamı, şiiri göz kırpıyordu kenardan gözüme. Adam ölmüştü, ceketinden düşen Muğla escort cüzdanına baktılar: “Haydar Kaya”ymış adı. Şöyle diyordu denizde umarsız yüzen şiiri:
“ Kimim ben hatırlat bana
Kendimle tanıştır beni
Nasıl yalvarayım sana
Lisan ver konuştur beni
*
Kalmadı sabrım kararım
Kaybettim kendim ararım
Sözleri derde dermanım
Unutma soruştur beni
*
Gurbet ele indi göçüm
Affeyle sultanım suçum
Aladeli yanar içim
Küskünüm barıştır beni”
*
Oysa oğlumun mezuniyetinde kep atma törenine gidecektim. Güne ne kadar da güzel başlamıştım. İlk afallamadan sonra suya neden bu kadar geç atlamıştım, kendimi hiç affedemeyecektim. Vapurdan inen bir doktor sadece “Eks olmuş!” dedi. Öyle kolay, öyle rahat söyledi ki! Sonra herkes mevtayı olduğu yerde bırakıp yoluna devam etti. Şiiri çok etkilemişti beni. Merakım daha da artmıştı. Üzerimi değiştirdikten sonra Google’a baktım. Mahlası “Aladeli”ymiş. Şair Afşin, Berçenek’te doğmuş. Âşık Mahzuni’nin ilk saz hocası ve Âşık Mahrumi’nin kardeşi, Ankara’da bir ilköğretim okulunda hizmetli olarak çalışıyormuş.
Mevtanın başında bekleyen kadın, eşiymiş. Hiçbir şey diyemedim, yüzüne bakamadım. Sonra yanıma yaklaştı: “Siz elinizden geleni yaptınız, kader!” dedi. Öyle çaresiz, öyle kederli, öyle boynu bükük kabullenişi vardı ki gözümün önünden yıllarca gitmedi. Bir adam ölmüştü, üstelik adam şairdi ve şiirini suya düşürmüştü, ölü gözleri çok uzaklara bakıyordu, karısı “Kader!” demişti ve biz hiçbir şey olmamış gibi hayatımıza devam edecektik.