11/08/2024 Pazar günü Afşin bölgesine bir ziyaretimiz oldu. Güzel İnsan Haşim Kalender Bey’in daveti ve Yasin Mortaş’ın organizasyon ile gerçekleşen toplantı, yemenin- içmenin ötesinde farklı bir olaydı. İnsanlar nedense bu davetleri genellikle yeme- içme olarak addederler. Oysa gezip- gördüğün yerler ve o bölgeyi sırtlarında taşımaya ant içmiş değerleri görmezler bile. Oysa o kişilerdir çıkar çıkmazına düşmeden bayrağı yükseltmenin mücadelesini verenler.
Ben Afşin ile düşüncelerimi iki kısma ayırıyorum: MÖ. ve ms. diye. Milat yalnız Dünya tarihinde olmuyor demek ki. Hepimiz ayrı bir dünya ve hepimizin dünyasında da önceleri ve sonraları var.
Eskiden Afşin Eshabil Keyf ve otobüs demekti. Kemal Demir, Gabaklı Hacı, Çölbeylerin Atilla, Arif demekti ve Sarılar.
Ama aradan geçen yıllar Yasin Mortaş, Tayyip Atmaca’yı çıkardı karşımıza. Duruşu gördük. Ve Abdulhakim Eren’in “Beş Ünlü Ozan” adlı kitabıyla daldık bölgenin geçmişine. Geriye büyük bir kültür ve güçlü haykırışlar bırakan ozanları ve şairleri tanıdık. Bir şeyler var bu bölgede dedik. Toprak katmanları yalnız kömür tabakaları getirmemişler geçmişten. O yüzden toprak istedik Haşim Kalender, İlker Gülbahar ve Mehmet Osmaoğlu’ndan. Teşekkür ederiz bu toprağı da Halil Demir getirdi. Ama biz kerameti yalnız toprak da aradık. Getirenin sosyal ve girişimciliğine verdik güzelliği.
Oysa bu ziyaret gönül adamı olan bu güzel insanın içinde yatan Afşin ve memleket sevdasının derinliği karşısında bizi hayretler içinde bıraktı. Yedi Uyurlar’a istinaden yedi odada geçmişe dair büyük çabanın ve bitmeyen enerjinin zenginlikleri karşında ağzımız açık kaldı. Bu mücadeleye saygı duymamak ve takdir etmemek mümkün değil.
Misafiri olduğumuz; dik duruşu, samimiyeti, içten gelen doğal davranışlarıyla tanıdığımız Haşim Kalender’in sırrını çözdük sonunda. Temiz, debisi yüksek Hurman Çayı’nın kenarına kurduğu kulübesinde ağırlandık. Hiç görmediğim büyüklükte, çok uzun, doğru kavakların canlılığı, söğütlerin gür, güçlü ve canlı görünümleri suyun ve toprağın mahareti olsa gerekti. Zaman zaman buralara kaçan, insanlığa yeni dizeler bırakan bir insanın kaynağı doğa olmuşsa imgeleri de söylemleri de samimi ve dik olacaktı muhakkak.
Pazar geçti. Ama zihinlerimizde Halil Demir Gerçeği, Haşim Kalender’in dik duruşunun sebebi ve diğer güzel insanlar. Pazar gününde dostluk, samimiyet, tarih ve turizm vardı. Ve güzel insanlar vardı.
Dünya yeniden keşfedilir mi bilmem. Ama gür sesli insanların yetiştiği bu bölgeyi, şair yazar ve ozanları, Hurman Çayı’nı ve Halil Demir gerçeğini yeniden keşfetmek gerekli diye inanıyor ve not düşüyorum.
Saygılar sunuyorum.
Selamlar.
Mesder ve Kitap Ağacı. Yayınları adına
Zekeriya Çakabey
16.08.2024