– ERCAN SAĞLAM ŞİİRİNDE BİREYİN YALNIZLIĞI VE YABANCILAŞMASI – “Kıt’a Dur Tüfek Omza Uygun Adım Marş Ve… 2” adlı şiir, insanın varoluşsal sancılarını, iç
MANŞET
VAR OLMAK
İnsanın bu dünyadaki en büyük derdi varlık problemi: Ben neyim? Kimim? Niçin bu dünyaya geldim? Geldim de ne yapacağım? Yani hayatımın amacı nedir? Kimileri
DOĞUŞUN MÜJDESİ
açıldı cehennemin kapıları, çıkardılar deccal’i yıkıldı surlar, üşüştüler şehirlere yecüc mecüc misali kan emici vampir, satanist ruhlular sardı şimali şeytan ittifaklı siyon yıldızı gölgeledi
ADAMLIK MİSYONU
Ey ülkemin geleceği hür gencim Boş işlere esir olma dikkat et! Çalış öğren gerçekleri gör gencim Adam gibi adamlığa gayret et! * Gençlik sana
PALMİRA’YA AĞIT
düğününde kumların rüzgarlarla geliniydin çöllerin destan dillere giydiğin nedir garbın karasından ey palmira? saklambaç oynardın yıldızlarla sığınarak ayın ardına kandilli cümbüşünle, nihayeti nedir
SESSİZLİĞİN ARDINDAN
6 Şubat sabahının soğuk karanlığında Elif sessizce uyuyordu. Dışarıda kar taneleri usulca yeryüzüne düşerken evin içinde huzur hâkimdi. Bir gece önce Elif ve ailesi
KARA TOPRAK
Savaş nedir? Savaş iki tarafın da yıkımından başka hiçbir şeydir. Yıkılan sadece devletlerin otoritesi değil, asıl yıkılan şey her şeydir. Yıkım bir çocuğun gözyaşı,
HAİKULAR
Anadolu ay Anadolu!.. nice hayat dolusun güncen nur olsun! Ulu’sun kadim ulusun çağlar aşan/ erkinle şanın duyulsun! Aksın sel
İTİRAF
duvarları sırdaş bilip kendine içini güzel koyanı görmek mümkün müdür sevilirdi oysa baharında açan nazlı çiçekler bildiren bir kimse olsa da olmasa da etrafında
BALON
Yeni perde, yeni oyun… Güneş köşesine çekilir, ay belirir. Sokak lambaları içimizdeki karanlıkları aydınlatmak için var olur. Kaldırımlar: suçlarımızı taşımak, ağaçların yaprakları sesimizi bastırmak