*RAMAZAN DEMİRTAŞ
*
Kelepçe vurulur sivri dillere.
Diyen üzgün, duyan süzgün, söz bozuk.
Mızrap yasaklanmış çalan ellere;
Aşık üzgün, ozan süzgün, saz bozuk.
*
Mazlum olan zalimleri kucaklar,
Kafaları üşütüyor sıcaklar,
Tütmez oldu ateş düşen ocaklar;
Işık üzgün, duman süzgün, köz bozuk.
*
Hasretliğe seviniyor, gülüyor.
Akan ateş yanakları suluyor.
Aşk uman kendini çölde buluyor;
Maşuk üzgün, yaren süzgün, göz bozuk.
*
Ağaç gür de gölge yere düşmüyor,
Cerrah çok da çıbanları deşmiyor.
Kaynar yemek sertleşiyor, pişmiyor.
Kaşık üzgün, kazan süzgün, öz bozuk.
*
Hayvanların hakları var kanunda,
Bebek bilge, baba cahil yanında.
Yerde durmaz hareket var kanında,
Beşik üzgün, yatan süzgün, bez bozuk.
*
İşsiz kaldı okuyanlar, yazanlar.
Muslih oldu ortalığı bozanlar,
Alim oldu fenne kuyu kazanlar;
Başlık üzgün, yazan süzgün, tez bozuk.
*
Kör pınarlar çağlar olup taşıyor,
Oturanlar yüce dağlar aşıyor,
Yürüyenler yorgun düşüp şaşıyor;
Ayak üzgün, taban süzgün, diz bozuk.
*
Dede Korkut tanımıyor Boğaçlar,
Katran olmuş eski beyaz tokaçlar,
Kış gelince yeşeriyor ağaçlar;
Kuşluk üzgün, hazan süzgün, yaz bozuk.
*
Bedenleri giydirerek soyarlar,
Yalanları teraziye koyarlar,
Gör GARİBAN kızıl oldu hıyarlar!
Cacık üzgün, ayran süzgün, tuz bozuk.
Ramazan kardeş okudum seni
Maziye götürüp ağlattın beni
Canım arzuluyor eski günleri
Gönül üzgün gözler süzgün yaş bozuk.