Gecenin kuytu karanlığında
Sen miydin parlayan ayın ışığında
Ay silinse yıldızlar düşse güneş doğmasa
Yine de parlarsın değil mi ihtişamınla
Bir sultanın, sultanının saçına yaptığı taçsın sen
Uçsuz bucaksız tarlalarda
Kervan geçmez vadilerde
Yusuf’un zindanında
Pencereye narin narin değen sensin değil mi
Kaç dilin var senin kaç dil bilirsin
Kaç insan dinler kaç türkü söylersin
Her seven sevdiğine senden vermek ister
Ölsen, koparılsan kokun öyle gelir
Bilsek senin dilinden sevilir miyiz biz de böyle
Papatya
*
Ayşe Arslan