– RECEP ŞEN
*
biz şen şakrak çocuklardık
ahret kardeşiydik birbirimizle
ne hile bilirdik ne de eğrilik
korku ve hüzün uğramazdı semtimize
uzanırdık yemyeşil kırlarda
gökyüzünde uçaklarımız uçardı
şairlerin özgürlük dediği şey
bizim için turkuaz bir rüyaydı
ellerimizde oynaşırdı çayın balıkları
ayaklarımızın yorgunluğunu alırdı
billur akan mütevazi dere
zikrini duyardık suyla arınmış taşların
cennetten bir köşeydi köyümüz
ve biz bu cennetin
melek yüzlü çocuklarıydık
bir başka dünyaydı
o günlerde içimizde dönen
atlarımızı mahmuzlardı hayallerimiz
ufukları yoklar dönerdik obamıza
kahramanlar geçerdi
dedemizin huşuyla anlattığı
seferberlik hikâyelerinin içinden
bir yanık türkü yayılırdı
üzüm asmasının altında pilli radyodan
tütün dizen annemin hayallerine karışırdı
bedia akartürk’ün buğulu sesi
tütün yaprağı değil
hayalleriydi iğneye sıra sıra dizdiği
ve biz babaannemizin
güngörmüş yüzünden okurduk
hayat denen zorlu çileyi
asker amcamızın hasret kokan mektubunu
sinesinde saklayan yengelerimizden
biliriz aşkı sadakati
gelin armudu toplardık annemize
tarlanın kıyısındaki ağaçtan
gökten yıldızlar yağardı köy gecelerine
ve biz annemizin koynunda
yıldızlarla uykuya dalardık