deniz gözlerinin özlemiyle
kuruyan çöl zambağı bendim
dokuz boğumlu canla
senle ölüm arasında
tükenmez bir umudun sebebiydim
susmadı acıları sır eyleyen yankılar
gözlerine değince umudum
bin yıl geçti diyordu ulaklar
yaşanılan
ömür törpüsü değildi
çehremdeki kıvrımlar
canhıraş hâlime tercümandı
yokluğuna öykündü hasret
yıldızların yakınına varamasamda
aşk göçtü gökyüzüne
nicedir başucumda uyuyor ayın şavkı
sabahın kuşları gelirken
adın seher kuşu muydu
kimsesiz uçuşun
fecri ağlatıyordu
gün sustu
sanki bir kayıt düşmüşsün karanlığa
gölgenin alazında sönüyor güneş
geçtiğin her yeri silerken rüzgâr
sevdan gözlerimde asılı intihar
*
Heybet AKDOĞAN