
işim olmaz güzelim benim ufak tefekle,
paradokstan beslenir metaforu severim.
kulelerim sarsılmaz tankla topla tüfekle,
rastgele mermi atan kör bir uçaksavarım.
–
güç öğrendim uçmayı ama yere çakıldım,
takvimlere saldırıp bir bir yoldum hepsini.
memurluk evresinde işsiz kaldım, yıkıldım.
yattım yattım bitmedi kötümserlik hapsini.
–
gün yüzüne çıkmadım kanıp güzel havaya,
ömrü billah inmedim boynu eğri deveden.
sonunda bir mantoyu getirdim bedavaya,
yüzde yüz suçlu idim, haklı çıktım davadan.
–
ben ki iyi olmamış pestile pes demedim,
her gün başka bir yüzle çıktım açık alana.
yaşadığım onca yıl tatlı bir şey yemedim,
bile bile tutundum kuyruklu her yalana.
–
işkillendim diyedir hiçbir pay almadıysam.
çok üzgünüm görmedim o en ince çizgiyi.
ne olmuş anılardan müşteki olmadıysam
denedim debelendim bozamadım yazgıyı.
–
bir siyahım bir beyaz bir akıllı bir deli…
geceyle gündüz gibi art arda gidiyorum.
uzandım, tutamadım uzanan hiçbir eli.
günü geçmiş borçları vadeli ödüyorum.
*
ERCAN SAĞLAM
