Yol ver dağlar yol ver bana ve Kız sen İstanbul’un neresindensin? gibi Ünlü sanatçıların söylediği Türkülerin yazarı Tanırlı Aşık Yener’in manevi oğlum dediği Aşık Arabali Gülşen ile İstanbul Arıtaş Mahallesi Derneğinde yolumuz kesişti.
Aşık Arabali Gülşen Ayran dededen aldığı bu kültürü gördüğümüz kadarıyla hem Kahramanmaraş Kültür ve Sanat Derneği (MAKSAD)üyesi olarak hem de bireysel anlamda yaptığı çalışmalarla gelecek nesillere sağlıklı bir şekilde aktarmanın gayretinde olan Ender aşıklarımızdan birisi.
Fırsattan istifade ederek biz de kısa da olsa bu Aşık ile söyleşi yaptık.
Aşığın memleketi olmaz. Belli bir şehirde doğmuştur ama büyüdüğü aldığı kültür çok önemli. Ben Biboğalardan,Ashab-ı Kehf’ten,Ayrandede’den,Hurman Çayından o topraklardan aldım kültürü. O büyük ozanlar Mahzuni Babalar,Aşık Yenerler,Karakoçlar,Meçhuli’ler,Meftuniler saymakla bitmeyen ozanlarımız var orada. Ben onlarla çok samimi idim. Çocukluğumda hep yanlarında geçti. Ben Tanır’a ilk 1992’de geldim. 25 yılım oralarda geçti Aşık Yener’den dolayı. Tanır,Elbistan,İçmeler, Nurhak,Pazarcık hep oralarda geçti zamanım. Ama sulandığım yer Hurman Çayı ve Ayrandededir. Bunu inkar edemem diyen Aşık Arabali Gülşen, Burada yöresel konuşmuyorum. Türkiye’yi kültürü ile ayakta tutan Binboğalardır. Bütün deyişler, semahlar, uzun havalar, Ezgiler, halaylar Kahramanmaraş’tan çıkar. Oranın ozanları da hep baş kaldırmıştır, zalime boyun eğmemiştir, mazlumun yanında olmuştur. Sivas ozanlarıyla tanınır, bir kültür şehri olarak bilinir ama işin kaynağına inersen, derinine, sosyal kültüre inersen Bugün bir Aşık Yener zor ele geçer. Bir Mahzuni Şerif zor ele geçer. Bir Meçhuli Baba zor ele geçer. Abdurrahim Karakoç çok güzel kalemi vardır zor ele geçer. Osman Dağlı çok sohbetim oldu Onlarla Ankara’da. Baba yiğitte bir adamdı bol Sohbetimiz olmuştur Ankara’da hepsi birer birer göç ettiler diyen Aşık Arabali Gülşen, Ben Ayrandededen sulandım diyebilirim. O ozanların çizgisinden gitmeye çalışıyorum dedi.
1990’lara inersek benim ilk göz ağrım Tanırlı Aşık Yener’dir. Hacı Bektaş-ı Veli’nin dediği gibi belimden düşen evladım değil yolumdan giden evladımdır. Kahramanmaraş’ı belki orada doğup büyüyen ozanlarımızda dahil en çok araştıranlardan bir tanesi de benim. Yaşım 50’yi devirdi, yol yokuşa dayandı. Bizden sonra kim gelecek çok önemli. Burada bir mesajım var, bizden sonra kim gelecek? Ayrandedeyi kim konuşacak. Ashab-ı Kehf’i kim konuşacak. Hurman çayını kim konuşacak. Binboğaları kim anlatacak dedi.
Tanırlı Aşk Yener’le Yolumuz Ankara’da Aşık Hüdayi ile tanışmasıyla kesişti diyen Arabali, Aşık Yener ile orada tanıştık. Aşık Yener tabii şiirleri okuyor. Ben de ilk tanışmam da saz çaldım burada. Bundan sonra benim evladım sensin dedi, ben sana alıp götürüyorum dedi, Ben de takıldım peşine. Vefatına kadar da ayrılmadık dedi.
Aşık Yener 83 yaşında vefat etti. Cenazesini de bana yıkattılar, ben yıkadım diyen Aşık Arabali Gülşen, Afşin’e ve Afşinlilere duyduğu Vefa Borcu noktasında Bir de Tanırlı Aşık Yener türküleri adıyla albüm çıkardı.
Aşık Arabali Gülşen ile yaptığımız Söyleşinin tamamını YouTube/ Halil Demir kanalımızdan izleyebilirsiniz.