
Gözlerin, okyanusun derinliğinde süzülen bir inci
Güvertede titrer saçlarının fısıltılı rüzgârı
her dalga nazikçe uğrar parmak izlerine
Yakamoz yanar kıyısında
Ay tüner yazgının kulağına, apansız
Adın yıldızlaşır, asılır gökyüzüne
Martılar okla deler bulutların bohçasını
Dün ağarır kirpiklerinin ormanında
Bugün akar damarlarının tılsımından, sessizce
Sensizlik kanatlanır avuçlarımda.
Yağmur uyur iliklerimin gölgesinde,
kış artığı ilk damlalar gibi.
An çatlar, yılkı atları rüzgârın soluğunda.
Gün kurşunlanır.
Ümidin kollarında, nazik ve titrek bir nefes
Hafifçe ürperir ruhumda.
Sevdam savrulur, ufukların esintisine
İzlerin patlar
Gönlün sızısında, bir nefes kadar kısa
Deniz yırtılır köpüklerin boğumunda
Sessizlik savrulur dağlara
Boşluk çöker yalnızlığın ortasına
Akıntılar benliğimde döner usulca
Kendi ritmini fısıldar
Ve sakalım ağarır korkunun kıyısında
Cebimde unutulmuş bir bilet
hiç binilmemiş bir geminin hatırası
Karada kalmış günlerin ağırlığı,
serin rüzgârlarla savrulur ellerimde.
*
HALİL İBRAHİM ÜNLÜ
