– M.NİHAT MALKOÇ
“her dem yeni doğarız/bizden kim usanası”
tarihler yirmi altı şubatı gösterirken
paslı bir kılıç geceyi ikiye böldü orta yerinden
kumpas kurdular can(an)lara vehimlerin gölgesinde
şafağın gözyaşları buz tuttu bir şubat yalnızlığında
esaretin aynasına düştü yetimlerin hıçkırıkları
tarihler yirmi altı şubatı gösterirken
bahtı kara, bağrı yara hocalı’da kurşuna dizildi civanlar
gökler yas tuttu kanla sulanan boynu bükük karanfillere
bir cinnet ertesi kanla yazıldı yürekleri burkan ağıtlar
isyan karası yüzler topladı nazarlarını umudun şafağından
tarihler yirmi altı şubatı gösterirken
ak kanatlı turnalar sonsuza kanatlandı gönül göğünden
çarmıha gerdiler hiç yaşanmamış, bakir düşleri
ak bulutlar kefen oldu gül yüzlü mehmetlere
bir (g)öç vakti gönlün yılkı atları dörtnala sürgün
tarihler yirmi altı şubatı gösterirken
yiğitlerin kaydını düştüler eski zaman defterlerinden
yürekleri kuşattı bir hüzün bestesinin nihavent nağmeleri
sabahın âhı tuttu gecenin zifiri karanlığına
darmadağın şimdi zamanın heybesinde biriken hatıralar
tarihler yirmi altı şubatı gösterirken
taş kesildi insafın göklere sığmayan gümüş kanatları
bembeyaz güvercinlere dadandı leş kargaları
huzurun ışığını perdeledi karanlık gölgeler
dualar şahit tutuldu bedeli cennet olan acılara
tarihler yirmi altı şubatı gösterirken
ölüm kustu motorize piyade alayı salya sümük
bulutlar kanlı gözyaşı döktü dönmeyecek yolculara
güneşi çalındı körpe sabilerin kahır nöbetlerinde
defterleri dürüldübir musalla yalnızlığında
tarihler yirmi altı şubatı gösterirken
bulutlandı karabağ’ın gök mavisi gözleri
bıçkınlar tayfası kan kustu nefretin kirli ağzından
gecenin kanayan yerinde darağacına asıldı me(r)h(a)met
yaşanmamış yıllar öğütüldü hüznün taş değirmeninde