ucundan tutuşmaya hazır ömrüm
baharı akıtan ırmakta
çitileyerek yıkadım yalnızlığımı
ılgın ılgın esen rüzgara serdim
çıkmadı üstünden kalabalığın lekesi
ben ki
alfabemin ünlü ünsüz harflerini
saçtım dağın yamacına
kim bilir belki bir okuyan çıkar gelincikleri
ben ki
sesimi düşürdüm
pencere kenarında önünü iliklemeyen saksıya
oda yeşerdi
sokaktan geçenler
gül dilinden yanık türküyü hiç dinlemedi
çöller talep ettiği için
yankılandı suskunluğum
çığ kervanı kumlara götürecek
umman şiirleri anlatan kardelenleri
ey insanlar
ya siz de öğrenin çiçek dilini
ya da yaklaştırın çakmaklarınızın ateşini
*
KAZIM GÖK
