toprak salladı beni dağlar üstüme geldi
düştü zavallı gölgem keskin yalnızlıklara
hayat memat savruluş hep küme küme geldi
bir bir eğildi başlar suskun yalnızlıklara
…
gece bir yumruk indi gündüz bir yumruk daha
binalar hakla yeksan, figanlar kalktı şaha
kul hiç yakın olmadı bu raddede Allah’a
tevekkül kapı açtı miskin yalnızlıklara
…
bir şubat gecesinin buzdan katı şafağı
kuru dallar beklerken yeşerecek yaprağı
cansız beden bekledi kavuşacak toprağı
yaşayanlar çekildi küskün yalnızlıklara
…
gözyaşı dökemeden, bağlamadan karayı
en uzak mesafeyle kapatarak arayı
herkes pansuman oldu sarmak için yarayı
göklerde arıyoruz teskin yalnızlıklara.
*
SELİM ERDOĞAN