– İLKER GÜLBAHAR
*
beş felah serçesinin kanadını kırdılar
yanağına işkence çizdiler türkistan’ın
göğüs kafeslerinde “bir” sıkleti
bosna’da beyaz kelebekler uçmuyor zühre
kalbimi hilalin yanına bırakıyorum
içine kudüs sancısı
omzuna arakan ağırlığı düşerse
alnındaki secde izine kan bulaşmış
sapanla fil ordusu taşlayan
öksüz ve yetim çocuklara birlikte ağlarsınız
kızgın çöl kumlarında sızlayan
bin dört yüz yıl öncesinin yarası bu zühre
hamza’nın yüreğini söken vahşi’nin
nedameti gibi
leheb’e edilen beddualar tutar elbet
zalimin sırtını sıvazlayan el de kurur
yürek ormanına kibritler çakılır
çağın ağrısı dağ dağ zühre
zulmün başkişileri kendine yontuyor gökyüzünü
güneşi çalıyorlar
kıblenin önüne put
aşın içine ağu
soluklara tağut koyuyorlar
ellerinde güvercin
ellerinde zeytin dalı
ellerinde beyaz karanfil var sanıyoruz
silahlarını medeniyet örtüsüne sarmışlar
kurşunlar vahşetin acının
ve insan haklarının senfonisine nota yazıyor
şahit ol zühre şahit ol
boş kovanlar birikiyor secdegâhımızda
BULABİLSEYDİM
UMUDU,,,
Şu yalan dünyada,
Ah tutabilseydim,
ellerinden umudun,
Haykıracaktim,
avaz, avaz,
Her çiçek masmavi,
sen kokacaktı.
Adaleti batmış,
Niyetler bozuk,
Dümeni kırık,
Umutları yitik,
Sevdaları çorak.
Kırılmış kanadım kolum,
Lal olmuş söyleyen dilim,
Bu dünyanın,
Bilmem ki ben,
neresindeyim.
Ah cancağızım,
Dümeni kırık dünya
Bir tutabilseydim,
Bulabilseydim umudu.
Masmavi hülyamda,
Tüm çiçekler sen,
kokacaktı.
Yıldızlar bulutlar,
Masmavi gökyüzü,
Bizim olacaktı.
Bir tutabilseydim,
Bulabilseydim umudu…
Gencay Özer ŞENOL/ANKARA
09.11.2017