yediveren tomurcukları köpürüyor
çalılıklar arasında
ve gözlerimden öpüyor
yağmur sonraları patlayan gökkuşakları
yamaçları kekik, zirvesi karlı mor dağlar
dar geliyor rüzgâr kanatlı üveyiklere
rahmetini her çizmek isteyişimde
erkenci bir bahar yayılıyor tuvale
gök yüzüne bakmasam
bu kadar küçülmezdim hırkamın içinde
bir gün altında çürüyeceğim toprağa
böyle çekingen böyle ürkek basmazdım
böyle başımı eğmezdim ihtişamından
böylesi incelip dağılası gelmezdi kalbimin
omuzlarım böyle çökmezdi
böyle bozulmazdı
pantolonlarımın ütüsü diz kapaklarından
*
İLKER GÜLBAHAR
