“Kudüs’e”
bu şehri bir yerlerden tanıyorum
bu ağacı, bu toprağı
ve gökyüzüne asılı hilali
sokakları kuşatan kurşun izlerinden
ve barut kokulu bu akşamüzerlerini
alınlardan kan sızan
‘la tahzen innallahe meana’ saatli zamanlardan
soluk renklerinden
esarete inat kanat vuran kuşlarından
soğuk çizgilerinden tanıyorum
bu kaldırım taşlarını bir yerlerden tanıyorum
cansız düşen bedenlerin
dağları omuzlamalarından
yetim çocukların
şehadete sarılı haykırışlarından
öksüzlüğünden ezanların
secdegâhın sahipsizliğinden
ve kopuyor içimin labirentlerinde
dünyayı taşıyan halatlar
bu şehri feryadından tanıyorum
günlerdir haftalardır utanıyorum
boğazımdan aşmayan sudan ve lokmadan
*
İLKER GÜLBAHAR