– AHMET ŞEVKİ ŞAKALAR * Sekizgen tasarlanmış dışı soğuk demirle çerçeveli beton masada tek başıma oturuyorum. Ya birini bekliyorum ya birinden kaçıyorum. Kendimden kaçıyorum,
ÖYKÜ
KARIN ÇİÇEĞE DÖNÜŞTÜĞÜ AĞAÇ
– TÜLİN K. Mart ayının son günleriydi. Dışarıda tabiat insana huzur veren o ılık elini uzatmıştı. Çiçeklerin rengârenk gülüşleri, ağaçların yeşil soluğuyla yeni bir
UÇURTMA ŞAMPİYONU
HARUN ÇİTİL * 1996 yılının Mayıs ayıydı.Afşin Kaymakamlığı 19 Mayıs Atatürk’ü Anma,Gençlik ve Spor Bayramı kapsamında ilçede ‘’Uçurtma Yarışması’’ düzenlemişti.İlçe Kaymakamı, Kadir Koçdemir’di.Kaymakam Bey;
T E R Z İ
-HARUN ÇİTİL * Yaz mevsiminin sonu,sonbaharın başıydı. Dağlar ,tepeler,otlar kuruduğu için çıplak görünüyordu.Yol kenarlarındaki kurumuş çakır dikenleri, inatla ayakta durmaya çalışıyorlardı.Bahçelerdeki yaprakları sararan ağaçlar,
AYNADAKİ GERÇEK
– GÜLÇİN YAĞMUR AKBULUT * Yokluğun mu acısıydı kalbimdeki delik deşik sızı yoksa varlığın tedirginliği miydi? Buğusu kaldırımlara çökmüş sokaklarda geçmişin gölgesindeyürümek. Belki de
DÜN GECEKİ RÜYA
– FURKAN DİLEKÇİ * Kalemi eline aldı ve uzun uzadıya düşündü durdu masanın başında. Aylardır yarıda bıraktığı öyküye sonunda geri dönmenin mutluluğu vardı yüreğinde.
ÜVEY ANNE
– MEHMET GÖREN * Gönüllerde hazin bir rüzgâr esti. Her yüzde matem havası, her gözde acının izleri vardı. Mahallenin ufkunda koyu bir keder bulutu
EŞREF VAKTİ
– YAVUZ DİNÇ * Rüzgâr, karları iki yana savurmuş ve uzun, sessiz bir yol açmış kendine. Zemherinin iliklere kadar işleyen o ayazıyla varoşların kaygan
GÖRÜNMÜYOR
– HÜSEYİN OPRUKLU * Yağmur dineli çok olmuş, dışarıda çiçek açmış, yıldızların davetkar ışıltısıyla aydınlanan bir hava vardı. Kibrit kutusu gibi evin içindene vakittir
KAKTÜS ÇİÇEĞİ
– GÜLÇİN YAĞMUR AKBULUT * Salon, mutfak benimle beraber dolaşıyor. Aynı koridorları adımlıyor, sabah akşam aynı gemide yol alıyoruz. Bir yaprağın dikenleri arasına işlemiş