ÖYKÜ
ÇOCUKLUĞUMUN KALBİ
– GÜLÇİN YAĞMUR AKBULUT * Dedemin kurduğu salıncakta önce ben ve iki kız kardeşim; sonrada oğlum Korkut, kanat vurmuştu gökyüzüne.Tek katlı ve duvarları kırmızı
GULYABANİ
– GÜLÇİN YAĞMUR AKBULUT * Yüksek zirvelere vuran hararet hissi, uyanmama sebep oldu. Gece lambası kullandığım için duvardaki saatin gece bir buçuğu gösterdiğini fark ettim.
NASUH TÖVBESİ
-HARUN ÇİTİL * Necati Bey, On beş yıllık polisti.Masanın başında çayını yudumlarken eski günler gözünün önünden film şerdi gibi geçmeye başladı.Lise yıllarında tekvando sporuyla
SÜRPRİZ AŞK
– MERAL TABAKOĞLU TOKSOY * Adının Gülümser olması kişiliğiyle bütünleşmiş, dudağında daimahemen kayboluverecek gibi buruk bir tebessüm yerleşmişti. Gülümser… Sevdalı fukara kızı Gülümser… Yörenin
ÇÖPÇÜ
– MEHMET GÖREN Gecenin yarısıydı. Uyuyamadım. Ruhum daralmış, dört duvar beni boğuyordu sanki. Eşofmanımı giyip çıktım dışarı. Göğe yükselen apartmanların arasında yürüyordum. Tek tük
AŞK VE KALP DİKENLERİ
– HASAN SONGÜR * Aşık olmayan iyi bir insan olamaz, hatta ondan hiçbir halt olmaz.Bu onun felsefesiydi.O gençliğimin efsane isimlerindendi. Adı, saygıların en güzelini
AYANA
– GÜLÇİN YAĞMUR AKBULUT * Dünyanın en duru, en taşkın suyuyla yıkasam susturabilir miyim vicdanımın yangınını? Kalbimi beton duvarlara çivilesem dindirebilir miyim kalbimin feryadını?
GELECEK TOPRAKTA
– AHMET ŞEVKİ ŞAKALAR * Sekizgen tasarlanmış dışı soğuk demirle çerçeveli beton masada tek başıma oturuyorum. Ya birini bekliyorum ya birinden kaçıyorum. Kendimden kaçıyorum,
KARIN ÇİÇEĞE DÖNÜŞTÜĞÜ AĞAÇ
– TÜLİN K. Mart ayının son günleriydi. Dışarıda tabiat insana huzur veren o ılık elini uzatmıştı. Çiçeklerin rengârenk gülüşleri, ağaçların yeşil soluğuyla yeni bir